Duada Acele Etmemek

  Güncel Konular

Duada Acele Etmemek.Acele dua edilir mi?.Dua nasıl edilmeli.Dua’m neden kabul olmuyor?Dua nasıl edilmeli?Dua ederken ne söylenir?En doğru dua nasıl edilir?Dua neden kabul olmuyor?

Yine Ebu Hureyre radıyallahu anh’dan rivayet edildiğine göre, Hz. Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem başka bir hadis-i şerifte şöyle buyurmuştur: “Sizden biri, dua ettim de kabul edilmedi, diyerek acele etmediği müddetçe duası kabul edilir.” (Buhâri, Müslim, Ebu Davud, Tirmizi, İbn-i Mâce)

Bu hadis-i şeriflerden de anlaşıldığı gibi demek ki kulun, gönülden isteyerek Allah-u Zülcelal’e teslim olması gerekmektedir. Allah-u Zülcelâl geç verir, hemen verir ya da vermez. Bu O’nun bileceği iştir. Allah-u Zülcelâl kendisine dua eden kulun duasını kesinlikle kabul eder. Fakat duanın kabul edildiği hemen o anda belli olmayabilir. Bu duanın kabul edildiği bir süre sonra ortaya çıkabileceği gibi bazen de onun kabul edildiği ahirette ortaya çıkabilir.


Nitekim belirtildiğine göre Hz. Musa, firavun ile kavminin helak edilmesi için dua edip de kardeşi Harun aleyhisselam bu duaya âmin deyince, Allah-u Zülcelâl onlara vahy yolu ile: “Duanız kabul edildi, siz yolunuzdan şaşmayınız.” Buyurmuştur. İbn-i Abbas radıyallahu anh‘ın belirttiğine göre, Hz. Musa ve Hz. Harun’un duası ile dileklerinin gerçekleşmesi arasında kırk yıl geçmiştir.

Bir kul: “Allah-u Zülcelal’e dua ettim, bana cevap vermedi.” derse, hayâsızlık ve edebsizlik etmiş, bilmeyerek yalan söylemiş olur.

Bir kul: “Ey Allah’ım!” dediği vakit, Allah-u Zülcelal‘in kuluna gerçek icabeti: “Lebbeyk” olur. Yani dediğini duydum demektir. Allah-u Zülcelal’in icabetinden maksad, bir hacetin üstün bir şekilde görülmesi demek değildir. Kul, Allah-u Zülcelal’e: “Ya Rabbi! Bana şunu yap, bunu yap!” der, Allah-u Zülcelâl: “Peki, fakat ben bunu sana lüzumlu bir vakitte yaparım.” buyurur.
Bu vakit, ya dünyada veya ahirettedir. Bu yön Allah-u Zülcelal’in bileceği bir iştir. Yalnız şu cihet iyi bilinmelidir ki, Allah-u Zülcelâl her duaya daima: “Lebbeyk” der. Aynı şekilde daima hacetleri karşılar. Hiçbir kimse yoktur ki, ilahi çevre ve azamete başvursun da, haceti görülmeden eli boş dönmüş olsun. Çünkü o öyle bir çevredir ki, orada ikramcıların ikramcısı bulunmaktadır. Böyle büyük bir zat bir kimseyi geri çevirebilir mi?
Yezid-i Rekkaşi’ye göre: “Allah-u Zülcelâl kıyamet günü, kulun yaptığı ve fakat karşılığını dünyadayken göremediği duaları önüne getirerek şöyle buyurur:
Kulum falan gün, bana şöyle bir dua yapmıştın da ben o duanın karşılığını bu güne saklamıştım. İşte şu sevap o duanın karşılığıdır.” Kula bu yoldan o kadar çok sevap verilir ki: “Keşke dünyadayken hiçbir duamın karşılığı verilmemiş olsaydı.” der.

Kaynak: Seyda Muhammed Konyevi (k.s) [Müminin 24 saati]

Yayınlanma Tarihi: 11 Şubat 2023 / Son Güncelleme Tarihi 11 Şubat 2023

Yazar hakkında

Yorum Yap